miRBey
Aktif Üye
Sıvı eserleri pastörizasyon yerine ultraviyole ışınlarıyla dezenfekte edebilen aygıt geliştirildi
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Meslek Yüksekokulu öğretim vazifelisi Dr. Sıla Barut Gök tarafınca, meyve suyu ve süt üzere sıvı eserlerde ultraviyole-C (UV-C) ışınla dezenfeksiyon yapabilen reaktör tasarlandı.
Dr. Gök, aygıtı, başta meyve suyu ve süt olmak üzere sıvılarda bulunan mikroorganizmaların inaktivasyonunu ısı uygulamaksızın sağlamak gayesiyle tasarladığını söylemiş oldu.
Bilim dünyasının pastörizasyon, sterilizasyon üzere uygulamalara alternatif bir teknoloji üretmek üzerine çalıştığını ve bunlardan birinin de ultraviyole ışınlar olduğunu belirten Gök, şu biçimde devam etti:
“Özellikle salgın sürecinde epey duyduğumuz bir usuldü aslında. Piyasada süt, meyve suyu üzere eserler ısıl süreçle sağlam hale getiriliyor, koruma ediliyor. Olağan ısı her ne kadar bizim vazgeçemediğimiz bir formül olsa da kaliteye, besin bileşenlerine kimi tesirleri oluyor lakin mikroorganizmalardan arındırmamız için de bu teknolojileri uygulamamız kaide. Fakat bu tip ısıl olmayan süreçlerle, ultraviyole ışın üzere, bir alternatif oluşturulmaya çalışılıyor.”
Gök, meyve suyu, süt ve yumurta üzere mamüllerin raf ömrünü uzatmak maksadıyla ısıl pastörizasyon haricinde alternatif teknoloji sunabilmenin tüketiciler için de değerli olduğunu lisana getirdi.
Ultraviyole ışının da birtakım dezavantajları olduğuna işaret eden Gök, “Çünkü eser koyu renkliyse yahut bulanıksa ki birfazlaca besin bu türlü, meyve suları bilhassa. bu biçimde işte uygulama yaptığınız reaktörlerde birtakım sorunlar ortaya çıkıyor. Işık yeteri kadar eseri mikroorganizmalardan arındıramıyor ya da faal olamıyor. İşte bu noktada biz de farklı bir akış geometrisi deneyerek ve dünyadaki hiç bir reaktörde olmayan bir akış yolu tasarlayarak, bu sorunun üstesinden gelmeye çalıştık” diye konuştu.
‘Isı uygulamadan eserdeki mikroorganizmaları yok ediyor’
Uzun yıllardır reaktör üzerinde çalıştığını söz eden Gök, şunları kaydetti:
“Patent müracaatımızı 2019 yılında yaptık. Türk Patent ve Marka Kurumundan ‘yararlı model patenti’ onayı aldık. Olağan ki her bir eser için bunu farklı başka denememiz gerekiyor. Eser yağlı sütse onda bir çalışma, bir meyve suyuysa o meyve suyunda özel bir çalışma yapmamız gerekiyor. Aygıtımız başta sıvı besin eserleri olmak üzere, ısı uygulamadan eserdeki mikroorganizmaları yok ederek eseri güçlü hale getirmek için tasarlanmıştır.”
Gök, yıllardır yaptığı çalışmaların kararınu almanın memnunluğunu yaşadığını lisana getirdi.
Aygıtın aktifliğinin kabul edildiği makalelerin memleketler arası kabul bakılırsan yayınevlerince yayımlandığını anlatan Gök, “Patentimiz var, sonuç karşımızda. Lakin kesinlikle her eserde hangi dozda, hangi parametrelerde çalışmamız gerektiğini laboratuvar ortamında kanıtlamamız gerekiyor” dedi.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Meslek Yüksekokulu öğretim vazifelisi Dr. Sıla Barut Gök tarafınca, meyve suyu ve süt üzere sıvı eserlerde ultraviyole-C (UV-C) ışınla dezenfeksiyon yapabilen reaktör tasarlandı.
Dr. Gök, aygıtı, başta meyve suyu ve süt olmak üzere sıvılarda bulunan mikroorganizmaların inaktivasyonunu ısı uygulamaksızın sağlamak gayesiyle tasarladığını söylemiş oldu.
Bilim dünyasının pastörizasyon, sterilizasyon üzere uygulamalara alternatif bir teknoloji üretmek üzerine çalıştığını ve bunlardan birinin de ultraviyole ışınlar olduğunu belirten Gök, şu biçimde devam etti:
“Özellikle salgın sürecinde epey duyduğumuz bir usuldü aslında. Piyasada süt, meyve suyu üzere eserler ısıl süreçle sağlam hale getiriliyor, koruma ediliyor. Olağan ısı her ne kadar bizim vazgeçemediğimiz bir formül olsa da kaliteye, besin bileşenlerine kimi tesirleri oluyor lakin mikroorganizmalardan arındırmamız için de bu teknolojileri uygulamamız kaide. Fakat bu tip ısıl olmayan süreçlerle, ultraviyole ışın üzere, bir alternatif oluşturulmaya çalışılıyor.”
Gök, meyve suyu, süt ve yumurta üzere mamüllerin raf ömrünü uzatmak maksadıyla ısıl pastörizasyon haricinde alternatif teknoloji sunabilmenin tüketiciler için de değerli olduğunu lisana getirdi.
Ultraviyole ışının da birtakım dezavantajları olduğuna işaret eden Gök, “Çünkü eser koyu renkliyse yahut bulanıksa ki birfazlaca besin bu türlü, meyve suları bilhassa. bu biçimde işte uygulama yaptığınız reaktörlerde birtakım sorunlar ortaya çıkıyor. Işık yeteri kadar eseri mikroorganizmalardan arındıramıyor ya da faal olamıyor. İşte bu noktada biz de farklı bir akış geometrisi deneyerek ve dünyadaki hiç bir reaktörde olmayan bir akış yolu tasarlayarak, bu sorunun üstesinden gelmeye çalıştık” diye konuştu.
‘Isı uygulamadan eserdeki mikroorganizmaları yok ediyor’
Uzun yıllardır reaktör üzerinde çalıştığını söz eden Gök, şunları kaydetti:
“Patent müracaatımızı 2019 yılında yaptık. Türk Patent ve Marka Kurumundan ‘yararlı model patenti’ onayı aldık. Olağan ki her bir eser için bunu farklı başka denememiz gerekiyor. Eser yağlı sütse onda bir çalışma, bir meyve suyuysa o meyve suyunda özel bir çalışma yapmamız gerekiyor. Aygıtımız başta sıvı besin eserleri olmak üzere, ısı uygulamadan eserdeki mikroorganizmaları yok ederek eseri güçlü hale getirmek için tasarlanmıştır.”
Gök, yıllardır yaptığı çalışmaların kararınu almanın memnunluğunu yaşadığını lisana getirdi.
Aygıtın aktifliğinin kabul edildiği makalelerin memleketler arası kabul bakılırsan yayınevlerince yayımlandığını anlatan Gök, “Patentimiz var, sonuç karşımızda. Lakin kesinlikle her eserde hangi dozda, hangi parametrelerde çalışmamız gerektiğini laboratuvar ortamında kanıtlamamız gerekiyor” dedi.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.