miRBey
Aktif Üye
İlhan Şeşen: ‘Türkiye’de özgürlük var mı?’ diye sorsanız, ‘Evet var’ derim
Müzikçi İlhan Şeşen, Sabah gazetesinden Tuba Kalçık’a verdiği röportajda Türkiye’ye dair değerlendirmelerde bulundu. “‘Türkiye’de özgürlük var mı?‘ diye sorsanız, ‘Evet, var’ derim. Birtakım yasalar var, bu yasalar çerçevesinde yaşıyorum ve kendimi özgür hissediyorum” dedi.
‘İyi olan şeyler de söylenmeli’
Siyaset ile ilgilenmediğini lisana getiren Şeşen, “Sadece eleştirilmemeli, âlâ olan şeyler de söylenmeli” dedi ve şunları ekledi:
“Ben siyaset ile hiç ilgilenmiyorum. Lakin neye inanıyorsam da onu lisana getiririm, bundan dolayı da beni eleştirmeleri epey saçma. Düzgünleri söylemeyeceğiz de daima berbatları mi söyleyeceğiz? Gençliğimden beri devlet hastanelerinin durumunu biliyorum, sıhhat alanı düzeldi. Bunu söylemeyecek miyim? Çok yeterli biliyorum, geçmişte devlet hastanesinde az sıra beklemiyordum, kuyruk vardı. Artık daha rahat. Alışılmış devlet hastaneleri için söylüyorum bunu. Ulaşım da daha uygun hale geldi. Ülkede eleştirdiğim, onaylamadığım şeyler de var ancak uygun olanı da söylemek gerek. ‘Şimdi Türkiye’de özgürlük var mı?’ diye sorsanız, ben ‘Evet, var’ derim. Türkiye’de birtakım yasalar var. Ben de bu yasalar çerçevesinde yaşıyorum ve bunun ortasında özgürüm, kendimi de o denli hissediyorum. Daha fazla da bir şey istemiyorum aslına bakarsanız.”
‘Atatürk Kültür Merkezi’nin ismi değişseydi isyan ederdim’
Atatürk Kültür Merkezi’nin yenilenen halini bir çok beğendiğini belirten İlhan Şeşen, “Gidemedim ancak açılışını TV’den izledim. Sahiden epey hoş olmuş. AKM yıkıldığı vakit fazlaca üzülmüştüm. Bu bahiste tenkitlerim de olmuştu. Lakin olağanüstü bir bina yapılmış. Bunu da söylemek gerekiyor. AKM’nin isminin de değişmemesi fazlaca kıymetli. İsmi değişseydi isyan ederdim” dedi.
‘Pandemide geçmişteki birikimimi yedim’
Pandemi periyodunda, kısıtlamalar esnasında “bu biçimde giderse sokak şarkıcılığı yapabilirim” açıklaması hatırlatılan Şeşen, şunları tabir etti:
“O açıklamayı yarı latife yarı önemli yapmıştım. Benim de bu sürece ne kadar dayanacağım belirli değil manasında söylemiştim. Geçmişteki birikimimi yemek zorunda kaldım. Artık konserler başladı lakin bu kaidelerde yarım yamalak oluyor. Güç devirlerden geçtik. Evvelce plakçılar çarşısında yaygın bir telaffuz vardı ‘Sanatçıyı aç bırakacaksın ki üretsin’ diye. Bu yanlış fakat şu da bir gerçek ki müzikler külfetlerden doğuyor. Ben hüzünlü olmadığımda müzik yapamam.”
‘Ne sağ ne de sol kolumu kaldırarak hiç bir kümeyle yürümedim’
“Bu ülkeye bütün kötülükleri darbeler yaptı” sözünü kullanan Şeşen, “Evet, tam göbeğindeydim. O senelerda ben ne sağ ne de sol kolumu kaldırarak hiç bir kümeyle yürümedim ve slogan atmadım. Ancak mevtten döndüğüm vakit içinder oldu. örneğin, on dakika evvel geçtiğim yolda bomba patlamıştı. Şunu da söyleyeyim, bu ülkeye bütün kötülükleri darbeler yaptı. 27 Mayıs darbesi dahil hepsini gördüm. Babam Menderesçiydi. Onun radyo başında ağladığını gördüm. Menderes düzgün ve uygar bir adamdı lakin astılar. Biz evvelden askerden de polisten de korkardık, artık korkmuyoruz. Askerler de, polisler de geçmişe bakılırsa biroldukça bahiste kendini düzgünleştirdi” dedi.
‘Aşı süreci güzel yönetildi’
Koronavirüs aşısını olduğunu da belirten Şeşen, “Türkiye’de aşı sürecinin yeterli yönetildiğini düşünüyorum. Pandemi sürecinin Bilim Şurası ile yürütülmesini de kıymetli buluyorum. Sıhhat Bakanı da sık sık bizi bilgilendirdi” dedi.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Müzikçi İlhan Şeşen, Sabah gazetesinden Tuba Kalçık’a verdiği röportajda Türkiye’ye dair değerlendirmelerde bulundu. “‘Türkiye’de özgürlük var mı?‘ diye sorsanız, ‘Evet, var’ derim. Birtakım yasalar var, bu yasalar çerçevesinde yaşıyorum ve kendimi özgür hissediyorum” dedi.
‘İyi olan şeyler de söylenmeli’
Siyaset ile ilgilenmediğini lisana getiren Şeşen, “Sadece eleştirilmemeli, âlâ olan şeyler de söylenmeli” dedi ve şunları ekledi:
“Ben siyaset ile hiç ilgilenmiyorum. Lakin neye inanıyorsam da onu lisana getiririm, bundan dolayı da beni eleştirmeleri epey saçma. Düzgünleri söylemeyeceğiz de daima berbatları mi söyleyeceğiz? Gençliğimden beri devlet hastanelerinin durumunu biliyorum, sıhhat alanı düzeldi. Bunu söylemeyecek miyim? Çok yeterli biliyorum, geçmişte devlet hastanesinde az sıra beklemiyordum, kuyruk vardı. Artık daha rahat. Alışılmış devlet hastaneleri için söylüyorum bunu. Ulaşım da daha uygun hale geldi. Ülkede eleştirdiğim, onaylamadığım şeyler de var ancak uygun olanı da söylemek gerek. ‘Şimdi Türkiye’de özgürlük var mı?’ diye sorsanız, ben ‘Evet, var’ derim. Türkiye’de birtakım yasalar var. Ben de bu yasalar çerçevesinde yaşıyorum ve bunun ortasında özgürüm, kendimi de o denli hissediyorum. Daha fazla da bir şey istemiyorum aslına bakarsanız.”
‘Atatürk Kültür Merkezi’nin ismi değişseydi isyan ederdim’
Atatürk Kültür Merkezi’nin yenilenen halini bir çok beğendiğini belirten İlhan Şeşen, “Gidemedim ancak açılışını TV’den izledim. Sahiden epey hoş olmuş. AKM yıkıldığı vakit fazlaca üzülmüştüm. Bu bahiste tenkitlerim de olmuştu. Lakin olağanüstü bir bina yapılmış. Bunu da söylemek gerekiyor. AKM’nin isminin de değişmemesi fazlaca kıymetli. İsmi değişseydi isyan ederdim” dedi.
‘Pandemide geçmişteki birikimimi yedim’
Pandemi periyodunda, kısıtlamalar esnasında “bu biçimde giderse sokak şarkıcılığı yapabilirim” açıklaması hatırlatılan Şeşen, şunları tabir etti:
“O açıklamayı yarı latife yarı önemli yapmıştım. Benim de bu sürece ne kadar dayanacağım belirli değil manasında söylemiştim. Geçmişteki birikimimi yemek zorunda kaldım. Artık konserler başladı lakin bu kaidelerde yarım yamalak oluyor. Güç devirlerden geçtik. Evvelce plakçılar çarşısında yaygın bir telaffuz vardı ‘Sanatçıyı aç bırakacaksın ki üretsin’ diye. Bu yanlış fakat şu da bir gerçek ki müzikler külfetlerden doğuyor. Ben hüzünlü olmadığımda müzik yapamam.”
‘Ne sağ ne de sol kolumu kaldırarak hiç bir kümeyle yürümedim’
“Bu ülkeye bütün kötülükleri darbeler yaptı” sözünü kullanan Şeşen, “Evet, tam göbeğindeydim. O senelerda ben ne sağ ne de sol kolumu kaldırarak hiç bir kümeyle yürümedim ve slogan atmadım. Ancak mevtten döndüğüm vakit içinder oldu. örneğin, on dakika evvel geçtiğim yolda bomba patlamıştı. Şunu da söyleyeyim, bu ülkeye bütün kötülükleri darbeler yaptı. 27 Mayıs darbesi dahil hepsini gördüm. Babam Menderesçiydi. Onun radyo başında ağladığını gördüm. Menderes düzgün ve uygar bir adamdı lakin astılar. Biz evvelden askerden de polisten de korkardık, artık korkmuyoruz. Askerler de, polisler de geçmişe bakılırsa biroldukça bahiste kendini düzgünleştirdi” dedi.
‘Aşı süreci güzel yönetildi’
Koronavirüs aşısını olduğunu da belirten Şeşen, “Türkiye’de aşı sürecinin yeterli yönetildiğini düşünüyorum. Pandemi sürecinin Bilim Şurası ile yürütülmesini de kıymetli buluyorum. Sıhhat Bakanı da sık sık bizi bilgilendirdi” dedi.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.