miRBey
Aktif Üye
Bond sinemalarının Moneypenny’si: Çok büyük bir yıldız elle sarkıntılık yaptı, direktör seyirci kaldı
Londra doğumlu aktris Naomie Harris, Mail on Suday gazetesine verdiği röportajda sinema dünyasında karşılaştığı iki taciz olayını paylaştı. Karayip Korsanları sinema serisindeki büyücü rolüyle dünya çapında tanınan bir yüz haline gelen, Mandela: Özgürlüğe Giden Uzun Yol (Mandela: Long Walk to Freedom) sinemasında Winnine Mandela’yı oynayan, Ay Işığı (Moonlight) sinemasıyla Oscar’a aday gösterilen ve son 3 James Bond sinemasında Konuta Moneypenny karakterini canlandıran Harris, #BenDe (#MeToo) hareketi öncesi ve daha sonrasında yapımın buna reaksiyonunun değiştiğine dikkat çekti.
‘Asıl şoke edici olan’
Bir kezinde oyuncu seçmeleri sırasında hayli fazlaca büyük bir yıldızın elini eteğine atıp sarkıntılık yaptığını söyleyen Harris “Bu hususta şok edici olan şey, oyuncu direktörü ve direktörün orada olmasıydı ve natürel ki, kimse bir şey söylemedi, zira öylesine büyük bir yıldızdı ki” diyerek ekledi:
“Bu benim tek #MeToo olayımdı, bu yüzden bu davranışın ne kadar yaygın olduğu göz önüne alındığında kendimi epey şanslı hissettim.”
Meşhur aktörün ismini, tez ettiği olayın ne vakit gerçekleştiğini ve şahitlerini açıklamayan Harris, öteki olayı “Artık işler katiyetle değişti: Bir #MeToo olayının yaşandığı bir projedeydim ve hiç tereddüt edilmeden fail derhal gönderildi” diye aktardı.
Eşzamanlı olarak bir çıkış da Netflix’in Taç (The Crown) dizisiyle ünlenen ve son olarak Çok Britanya’ya Mahsus Bir Skandal (A Very British Scandal) sinemasında 1960’larda kocası olmayan bir erkeğe oral seks yaparken gizlice fotoğraflandıktan daha sonra aşağılanan ve boşanma davasında yargıçtan ‘önüne gelenle yatan kadın’ muamelesi goren Argyll Düşesi’ni oynayan Claire Foy’dan geldi.
Sunday Times’a verdiği röportajda “Bir hanımı vurabileceğiniz tek şey seks. Bir bayanı beşerden aşağı, yanlış ve tuhaf yapmanın süratli yolu. hayatın her alanında oluyor bu” diyen Foy, adamların daha az saldırgan olmasını sağlamak yerine, ne giyecekleri yahut tehlikede olduklarında hangi el işaretini yapacakları üzere tavsiyelere bayanların üzerine kendi güvenliklerinin sorumluluğunun yıkıldığına dikkat çekti.
“Her gün yüzlerce bayan akına uğruyor. Bu beni hayli kızdırıyor” diyen Foy, bayanların itimat duymadıkları polis memurlarının sayısı artırılarak kendilerine göz kulak olunmasına gereksinimlerinin olmadığını söyleyerek şu vurguyu yaptı:
“İnsanların bizi öldürmeyi ve bize tecavüz etmeyi bırakmasına gereksinimimiz var. Hepsi bu. Bu kadar sıradan. Ve söylemesi fecî, ancak bunu yapan erkekler. Şunu söylemenin vakti geldi: ‘Bunu siz halledin. Ne yapacaksınız?'”
“Bir sürü köpeğin kedileri öldürdüğünü söylemek üzere bir şey, bu biçimde haydi kedileri kilitleyelim ve köpekleri hür bırakalım. Saçmalığın dik alası. Her şeyin hem duygusal yükü birebir vakitte sorumluluğu bayanlara yükleniyor.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Londra doğumlu aktris Naomie Harris, Mail on Suday gazetesine verdiği röportajda sinema dünyasında karşılaştığı iki taciz olayını paylaştı. Karayip Korsanları sinema serisindeki büyücü rolüyle dünya çapında tanınan bir yüz haline gelen, Mandela: Özgürlüğe Giden Uzun Yol (Mandela: Long Walk to Freedom) sinemasında Winnine Mandela’yı oynayan, Ay Işığı (Moonlight) sinemasıyla Oscar’a aday gösterilen ve son 3 James Bond sinemasında Konuta Moneypenny karakterini canlandıran Harris, #BenDe (#MeToo) hareketi öncesi ve daha sonrasında yapımın buna reaksiyonunun değiştiğine dikkat çekti.
‘Asıl şoke edici olan’
Bir kezinde oyuncu seçmeleri sırasında hayli fazlaca büyük bir yıldızın elini eteğine atıp sarkıntılık yaptığını söyleyen Harris “Bu hususta şok edici olan şey, oyuncu direktörü ve direktörün orada olmasıydı ve natürel ki, kimse bir şey söylemedi, zira öylesine büyük bir yıldızdı ki” diyerek ekledi:
“Bu benim tek #MeToo olayımdı, bu yüzden bu davranışın ne kadar yaygın olduğu göz önüne alındığında kendimi epey şanslı hissettim.”
Meşhur aktörün ismini, tez ettiği olayın ne vakit gerçekleştiğini ve şahitlerini açıklamayan Harris, öteki olayı “Artık işler katiyetle değişti: Bir #MeToo olayının yaşandığı bir projedeydim ve hiç tereddüt edilmeden fail derhal gönderildi” diye aktardı.
Eşzamanlı olarak bir çıkış da Netflix’in Taç (The Crown) dizisiyle ünlenen ve son olarak Çok Britanya’ya Mahsus Bir Skandal (A Very British Scandal) sinemasında 1960’larda kocası olmayan bir erkeğe oral seks yaparken gizlice fotoğraflandıktan daha sonra aşağılanan ve boşanma davasında yargıçtan ‘önüne gelenle yatan kadın’ muamelesi goren Argyll Düşesi’ni oynayan Claire Foy’dan geldi.
Sunday Times’a verdiği röportajda “Bir hanımı vurabileceğiniz tek şey seks. Bir bayanı beşerden aşağı, yanlış ve tuhaf yapmanın süratli yolu. hayatın her alanında oluyor bu” diyen Foy, adamların daha az saldırgan olmasını sağlamak yerine, ne giyecekleri yahut tehlikede olduklarında hangi el işaretini yapacakları üzere tavsiyelere bayanların üzerine kendi güvenliklerinin sorumluluğunun yıkıldığına dikkat çekti.
“Her gün yüzlerce bayan akına uğruyor. Bu beni hayli kızdırıyor” diyen Foy, bayanların itimat duymadıkları polis memurlarının sayısı artırılarak kendilerine göz kulak olunmasına gereksinimlerinin olmadığını söyleyerek şu vurguyu yaptı:
“İnsanların bizi öldürmeyi ve bize tecavüz etmeyi bırakmasına gereksinimimiz var. Hepsi bu. Bu kadar sıradan. Ve söylemesi fecî, ancak bunu yapan erkekler. Şunu söylemenin vakti geldi: ‘Bunu siz halledin. Ne yapacaksınız?'”
“Bir sürü köpeğin kedileri öldürdüğünü söylemek üzere bir şey, bu biçimde haydi kedileri kilitleyelim ve köpekleri hür bırakalım. Saçmalığın dik alası. Her şeyin hem duygusal yükü birebir vakitte sorumluluğu bayanlara yükleniyor.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.