miRBey
Aktif Üye
Antalya’da konutun altında 7. yüzyıldan kalma sinagog bulundu
Çok sayıda medeniyete mesken sahipliği yapan Side’de arkeolojik hafriyat çalışmaları sürüyor. Bölgedeki kaçak yapıların yıkılması ile tarihi yapılar tek tek ortaya çıkarılmaya başlandı. Kazıların akabinde tarihi yapıların hangi periyoda ilişkin oldukları bilimsel çalışma ile belirleniyor.
Hafriyat çalışmaları ve bilimsel sonuçlar, rapor halinde Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Antalya Kültür Varlıklarını Müdafaa Bölge Kurulu’na sunuluyor. ondan sonrasında parselde yeni yapılaşma için temel aplikasyon projeleri hazırlanarak muhafaza konseyine iletiliyor. Heyet yeni yapılaşmanın tarihi kalıntılara ziyan vermeyecek biçimde hazırlandığını onayladıktan daha sonra çalışmalara başlanabiliyor. Parselde sergilenmesi gerekli olan alanlar tespit edildikten daha sonra cam paneller ile müdafaa altına alınıp, ışıklandırılıyor. bu biçimdece alan, açık hava müzesi haline geliyor.
Hafriyat Lideri, Anadolu Üniversitesi Klasik Arkeoloji Anabilim Kolu öğretim üyesi Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, “Şimdiye kadar yapılamayan biroldukca iş yapıldı. 7. yüzyıldan itibaren bu alan büsbütün terk edilmiş. Hafriyatlarda Selçuklu izlerine de rastladık. Daha evvel bu biçimde bir iz bulunmamıştı. Hafriyatlarda 13. yüzyıla ilişkin Selçuklu sikkeleri bulduk. Selçuklular bir askeri garnizon kurup, nezaret altında tutmuşlar buraları” dedi.
90’a yakın parselde kazıların yürütüldüğünü belirten Prof. Dr. Alanyalı, bir bu kadar daha hafriyat yapılması gerektiğini söylemiş oldu.
© DHA
‘1.derece sit alanı olsa da korunamadı’
1960’lı senelerda turizmin başlamasıyla tahribatın meydana geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Alanyalı, kelamlarına şöyleki devam etti:
“Side’de 100 metrekarelik parsellere 110 metrekare yapı kurulmuş. Kaçaklarla doluydu. 2014 yılı Side’nin araştırma ve müdafaa manasında dönüm noktasıdır. Vatandaş buna katkı sunuyor. Vatandaş yıkımı yapıyor, hafriyatları gerçekleştiriyor. Müdafaa heyetinin uygun gördüğü sonlara çekiliyor. 100 metrekarelik alanın 30 metrekaresine yapabiliyorsa inşaatını o kadarına yaptı. Şu anda hayli hoş bir müddetç var. Evvelden bu binaların altında ne olduğunu bilmiyorduk. Yapılan kazılarla Aphrodite Kutsal Alanı, Pretoryum, Liman Agorası, sütunlu caddeler, Athena ve Apollon kutsal alanında M.Ö. 6. yüzyıldan kalma kült yapılar ile hayli sayıda konut açığa çıkarıldı.”
‘Sinagogların bulunması biraz vakit alıyor’
Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, Musevilerin Side bölgesinde yaşadığına dair tarihi kaynaklar olduğunun bilindiğini, fakat elle tutulur birinci bulgunun bir daha bu hafriyatlarda ortaya çıktığını anlattı:
“Bir konutun altından sinagog çıkardık. Sinagoglar, kilise ve mescitler üzere bariz değil. Bulunması biraz vakit alıyor. Sinagog, bugünlerde sergilenir hale geldi. Ortasında bir yazıt var. Orada ‘Korekesionlu (Alanyalı) Joseph, oğlu Daniel için adadı’ yazıyor. Daniel 2,5 yaşında ömrünü kaybeden bir bebek. Joseph oğlunun anısına sinagogun o periyot tadilatını kesesinden karşılıyor ve Daniel’e adıyor.”
’Yıkılan yapılar, ruhsatlı hale getirildi’
Prof. Dr. Alanyalı, “Türkiye’nin makus bir yüzüydü burası. Bundan daha sonra hak ettiği yere geleceğini düşünüyorum. Yıkılan yapılar, ruhsatlı hale getirildi. Side hem planlı tıpkı vakitte tarihi bir kent olarak hayatına devam edecek” sözlerini kullandı.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Çok sayıda medeniyete mesken sahipliği yapan Side’de arkeolojik hafriyat çalışmaları sürüyor. Bölgedeki kaçak yapıların yıkılması ile tarihi yapılar tek tek ortaya çıkarılmaya başlandı. Kazıların akabinde tarihi yapıların hangi periyoda ilişkin oldukları bilimsel çalışma ile belirleniyor.
Hafriyat çalışmaları ve bilimsel sonuçlar, rapor halinde Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Antalya Kültür Varlıklarını Müdafaa Bölge Kurulu’na sunuluyor. ondan sonrasında parselde yeni yapılaşma için temel aplikasyon projeleri hazırlanarak muhafaza konseyine iletiliyor. Heyet yeni yapılaşmanın tarihi kalıntılara ziyan vermeyecek biçimde hazırlandığını onayladıktan daha sonra çalışmalara başlanabiliyor. Parselde sergilenmesi gerekli olan alanlar tespit edildikten daha sonra cam paneller ile müdafaa altına alınıp, ışıklandırılıyor. bu biçimdece alan, açık hava müzesi haline geliyor.
Hafriyat Lideri, Anadolu Üniversitesi Klasik Arkeoloji Anabilim Kolu öğretim üyesi Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, “Şimdiye kadar yapılamayan biroldukca iş yapıldı. 7. yüzyıldan itibaren bu alan büsbütün terk edilmiş. Hafriyatlarda Selçuklu izlerine de rastladık. Daha evvel bu biçimde bir iz bulunmamıştı. Hafriyatlarda 13. yüzyıla ilişkin Selçuklu sikkeleri bulduk. Selçuklular bir askeri garnizon kurup, nezaret altında tutmuşlar buraları” dedi.
90’a yakın parselde kazıların yürütüldüğünü belirten Prof. Dr. Alanyalı, bir bu kadar daha hafriyat yapılması gerektiğini söylemiş oldu.
© DHA
‘1.derece sit alanı olsa da korunamadı’
1960’lı senelerda turizmin başlamasıyla tahribatın meydana geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Alanyalı, kelamlarına şöyleki devam etti:
“Side’de 100 metrekarelik parsellere 110 metrekare yapı kurulmuş. Kaçaklarla doluydu. 2014 yılı Side’nin araştırma ve müdafaa manasında dönüm noktasıdır. Vatandaş buna katkı sunuyor. Vatandaş yıkımı yapıyor, hafriyatları gerçekleştiriyor. Müdafaa heyetinin uygun gördüğü sonlara çekiliyor. 100 metrekarelik alanın 30 metrekaresine yapabiliyorsa inşaatını o kadarına yaptı. Şu anda hayli hoş bir müddetç var. Evvelden bu binaların altında ne olduğunu bilmiyorduk. Yapılan kazılarla Aphrodite Kutsal Alanı, Pretoryum, Liman Agorası, sütunlu caddeler, Athena ve Apollon kutsal alanında M.Ö. 6. yüzyıldan kalma kült yapılar ile hayli sayıda konut açığa çıkarıldı.”
‘Sinagogların bulunması biraz vakit alıyor’
Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, Musevilerin Side bölgesinde yaşadığına dair tarihi kaynaklar olduğunun bilindiğini, fakat elle tutulur birinci bulgunun bir daha bu hafriyatlarda ortaya çıktığını anlattı:
“Bir konutun altından sinagog çıkardık. Sinagoglar, kilise ve mescitler üzere bariz değil. Bulunması biraz vakit alıyor. Sinagog, bugünlerde sergilenir hale geldi. Ortasında bir yazıt var. Orada ‘Korekesionlu (Alanyalı) Joseph, oğlu Daniel için adadı’ yazıyor. Daniel 2,5 yaşında ömrünü kaybeden bir bebek. Joseph oğlunun anısına sinagogun o periyot tadilatını kesesinden karşılıyor ve Daniel’e adıyor.”
’Yıkılan yapılar, ruhsatlı hale getirildi’
Prof. Dr. Alanyalı, “Türkiye’nin makus bir yüzüydü burası. Bundan daha sonra hak ettiği yere geleceğini düşünüyorum. Yıkılan yapılar, ruhsatlı hale getirildi. Side hem planlı tıpkı vakitte tarihi bir kent olarak hayatına devam edecek” sözlerini kullandı.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.